Gün gelir ki aksilikler peşimizi bırakmaz..
Bir yığın çarpıklık içinde buluveririz kendimizi. Kaldıramadığımız boyuta geldiğinde ''Neden, neden!..' soruları ile dolar içimiz.
Hak etmediğimizi düşündüğümüz, içinden çıkılmaz sorunlar yumağında dönenir dururuz.
Hak etmedik ya, kendimizde noksan ne var diye hiç bakmaz şanssızlığımıza yanarız.
Öyle hissederiz ki, bizim dışımızda herkesin işleri yolunda mutluluk içinde yaşıyorlardır..
'Neden ben?'. Bir sorumuz daha olur. Mantra gibi tekrarlar dururuz...
Cesaretlenip, bir kez olsun kendimize; alışkanlıklarımıza, yaptıklarımıza yapmadıklarımıza bakmayız bile..
Çünkü, biz hakketmiyoruzdur.
Geldiğimiz noktanın nedenlerini aramak es kaza bir kez aklımızdan geçse de, kendi dışımızda kalan ne kadar kişi yada şeyler varsa suçlayıcı mesajlarımızı o yöne çevirmek kolay gelir.
Belki o an bir nebze rahatlarken, sorunların bağımsız olarak etrafımızda çoğalıp içinden çıkılmaz hal aldığını fark edemeyiz bile..
Sen Değişmezsen, Hiçbir şey değişmez.
sorumluluk almaktan kaçındığımız için kendimizden başka bir suçlu arıyoruz.
YanıtlaSil